Bob Marley’nin ünlü şarkısının sözleri ‘ Uyan, Ayağa Kalk, Kavgayı Bırakma’ idi. Marley, halkların için ayağa kalk diyordu ama bilmeniz gerekir ki, esasen insanlık için ayağa kalkmak gerekiyor çünkü bilimsel araştırmalar öyle gösteriyor ki, oturmak bizi öldürüyor. Öyle ki oturmak, yeni sigara içmek.
Çok şaşırtıcı değil mi? Her gün evimizde, işyerimizde, otobüste, metroda, parkta, bahçede, konserde doğallıkla saatlerce yaptığımız bir şey, bizi içten içe öldürüyor. Hatta öyle ki, düzenli egzersiz yapıyor olmanız bile günde 8 ila 12 saat kesintisiz oturmanızın kötü etkilerini ortadan kaldıramıyor. Araştırmalar bir olimpik atlet olsanız, dengeli ve düzenli beslenseniz, sistematik olarak egzersiz yapsanız, sağlıklı beden ölçülerine sahip olsanız bile uzun süre oturmanın ölümcül riskinin ortadan kalkmadığını gösteriyor. Fazla oturmanın vücudunuza neler yaptığını öğrenmek için aşağıdaki videoya göz atabilirsiniz.
Bu konuyla ilgili bilgiye yine bir TED konuşması esnasında rastladım. 20 yıldan uzun süredir iş hayatında yer alan Nilofer Merchant bir gün iş programının büyük bir çoğunluğunu toplantıların oluşturduğunu fark etmiş. Bir toplantı odasındaki yuvarlak masanın etrafındaki sandalyelere oturmak ya da şık bir cafede buluşmak, Apple, HP, Yahoo gibi devlere rehberlik etmiş bir kadına fazla demode gelmeye başlamış ve teke tek görüşmeleri için ‘Yürüyerek Konuş’ toplantıları düzenlemeye başlamış. Bunu bir alışkanlık haline getirdiğinden beri haftada 40 – 50 km yürüyüş yapıyormuş.
Merchant’ın konuşmasını dinledikten sonra internette yaptığım araştırma beni şoke etti. Bugün Amerika’da obezite ile ilişkilendirilen ölüm sayısı 35 milyon iken, sigara içiciliği ile ilişkilendirilen ölüm sayısı 3,5 milyon. Bu durumla ilgili dünyanın farkındalığı o kadar artmış ki, ayakta duran çalışma masaları ofislerdeki yerlerini bile almış. Pek tabii ki bu Merchant’ın çözümü kadar etkili değil zira kıçınızı kaldırmış olsanız bile, hareket ediyor olmuyorsunuz. Belki de ayakta duran çalışma masanızın altına bir yürüme bandı koyarak bunun da üstesinden gelebilirsiniz. Ayakta duran çalışma masalarının yeni bir trend olduğu da söylenemez; Leonardo Da Vinci, Benjamin Franklin ve Ernest Hemingway’in de bu tip masalar kullandıkları söyleniyor.
İnsan vücudu ayakta durmak için tasarlanmış. Biz beyaz yakalıların belirlenmişliklerimize, ölümüne meydan okuduğumuz aşikar. Ancak yine de ‘Yürüyerek Konuş’ toplantılarının tecrübelilerinden bazı önerilere kulak versek, hiç de fena olmaz:
– Toplantıları 60 dakikadan uzun tutmayın. Önemli olan kişinin bir konu üzerinde odaklanabilmesidir ve çoğu insan bir saatlik bir tartışmanın ardından tükenir.
– Bir fikir üzerine tartışma, birbirini tanıma ya da ortak bir hedef oluşturmak gibi konular söz konusu olduğunda tercih edin. ‘Yürüyerek Konuş’ toplantıları yapılacaklar listesinin üzerinden geçilen proje yürütme toplantıları için pek de uygun değiller.
– Bu toplantılar için rahat ayakkabılar ve mümkünse kokmayan kumaşlardan yapılan kıyafetleri tercih edin ki, bir diğer toplantıya ya da işinizin başına zaman kaybetmeden dönebilin.
( Fotoğraflar internetten alıntıdır)
No Comments