PWN İstanbul Kadın Liderler Etkinliği

24 Haziran günü PWN İstanbul‘un, Hilton Elmadağ Otel’de düzenlediği ve Borusan Holding Grup Kurumsal Fonksiyonlar Başkanı Canan Ercan Çelik, Danone Early Life Nutricia Türkiye ve Ortadoğu Bölge Başkanı Gamze Çuhadaroğlu ve Galatasaray Spor Klubü Eski Yönetim Kurulu Üyesi, Türkiye Futbol Federasyonu Eski Genel Sekreteri ve FIFA Danışmanı Ebru Köksal‘ın konuşmacı olarak katıldığı ‘Kadın Liderler’ paneli gerçekleştirildi. Ben de mesai bitimi soluğu Elmadağ’da aldım.

Panel; zirve yolunda ilerleyen bir çok kadının neden havlu attığı ve tepeye ulaşmış kadınların yerlerinden vazgeçme oranlarının neden erkeklerden daha fazla olduğu soruları etrafında şekillenmişti. Panel yöneticisi Sibel Yücesan söze ‘kadın’ ve ‘lider’ kavramlarıyla başlayarak, kendi sektörlerinde tepeye çıkmayı başarmış 3 kadın lideri tanıttı. Canan Ercan Çelik ODTÜ İşletme’den mezun olduktan sonra denetçi olarak PWC’de başladığı kariyerine Borusan Holding’te devam etmiş. Kariyeri boyunca bir çok sivil toplum kuruluşu ile birlikte çalışarak projelere imza atmış. Ebru Köksal’ın, Brown Üniversitesi’nde Ekonomi ve Uluslararası İlişkiler bölümlerinde çift anadal yaptıktan sonra, Morgan Stanley’de başladığı kariyer yolu, onu Galatasaray Spor Klubü Yönetim Kurulu Üyeliği’ne kadar getirmiş. Boğaziçi Üniversitesi mezunu olan Gamze Çuhadaroğlu ise Unilever’de başladığı pazarlama kariyerine, Danone’de Türkiye, İran, Irak ve Afganistan bölgelerinden sorumlu bölge genel müdürü olarak devam ediyor.

Canan Ercan Çelik, 30 yılı bulan kariyer yaşamı boyunca merdivenlerden yukarı doğru çıkarken, kadın olduğu için kendisine karşı yapılmış bir ayrım hissetmese de, daha üst seviyelere yükseldiği son 4-5 yılda bu olguyu net bir şekilde algılar hale gelmiş. CEO seviyesine ya da yönetim kurullarına bakıldığında, erkek egemen düzenin ya da kriterlerin en kalıplaşmış halleri görülebilmekteymiş. Daha alt seviyelerde ise kadınların son derece fedakar çalışmak durumunda kaldıklarını ve Harvard Üniversitesi profesörlerinden Rosebeth Moss Kanter‘ın ‘Men and Women of The Corporation’ kitabında da anlatıldığı üzere kendilerini erkeksileşme zorunluluğu içinde bulduklarını dile getirdi. Ancak kendisini dinlemekte olan kadınlara bugün dünya üzerinde üniversitede okuyan yeni neslin % 47’sinin kadın olduğu istatiksel bilgisini vererek, gelecekten ne kadar umutlu olduğunu söylemekten de geri durmadı. Amerika’da ise bu oran %57’ymiş. Kadınların bu kitle içindeki başarı oranlarına bakıldığında da aynı ümit verici tabloyu görebileceğimizi dile getirdi. Bugünün dünyasının daha eşitlikçi, demokratik ve katılımcı bir toplum özleminin, kadınların iş yaşamlarında ve toplum içindeki yerlerinin arzu ettiğimiz noktaya varması için itici bir güç olduğunun altını çizdi.

Bir finans gurusu olan Ebru Köksal, kariyer basamaklarını hızla tırmanırken, hep bir kadınsı unsurla karşılaşmış. Morgan Stanley’deki 2. yılında, şu anda 22. yılını yaşadıkları evliliklerinin teklifini alarak Türkiye’ye dönmüş. Türkiye’de Citybank çatısı altında çalışmaya başlayıp, her yıl bir terfi alarak 7 yılını tamamladıktan sonra, doğum izni esnasında kendi altında çalışan bir kadının etik kurallara uymayan çelme takması nedeniyle ayrılmış. Hikayenin devamını da linki tıklayarak, kendisinden dinleyebilirsiniz. Kariyeri boyunca çokça düşüp kalktığını dile getiren Köksal, bir kere kalkınca diğer kereler kalkmanın daha kolay olduğunu söyledi. Avrupa Klupler Birliği’nin yönetim kuruluna, 6 erkeğe karşı aday olduktan sonra seçilerek kutsal addedilen bir odaya giren ilk kadın olan Köksal’dan öğrenilecek, dinlenilecek çok şey var.

Gamze Çuhadaroğlu, Danone Group’un Türkiye’deki 4 şirketinin 3’ünün Genel Müdürü. Anne bebek beslenmesi üzerine çalışan bir firmanın üst düzey yöneticisi olarak pek tabii çalışan ya da çocuk sahibi olduktan sonra işten ayrılan anneler konusunda oldukça fazla bilgi ve birikimi var. Danone Nutricia çalışan annelerin iş hayatında kalabilmesi için ebeveyn destekleri veriyor. İPSOS’la yaptıkları bir  araştırma, 0-2 yaş arası çocuğu olan kadınların %22’sinin “yapamayacağım” diyerek, işten ayrıldığını göstermiş. Bu açıdan kanuni düzenlemelerin ve şirket uygulamalarının kadınların iş yaşamında kalmaları ve C seviyesine yükselmeleri için ne kadar önemli olduğunun bir kez daha

belirtilmesi gerektiğini düşünüyorum. Çuhadaroğlu’nun konuşması esnasında en hoşuma giden kısım, kendi yönettiği toplantılarda erkeklerin hiç alışık olmadıkları ‘Bugün kendinizi nasıl hissediyorsunuz?’ sorusuna verdikleri ilk tepkileri ve buna alışma süreçleriydi. Zaman içinde bu alışkanlık şirket içinde çalışanların iletişimlerini de güçlendirmiş.

Kadın- erkek olarak değil, paydaş olarak, birlikte anlamlı olunabileceğinin altı çizilen panelde konuşmacılar, seyircilerin de sorularını yanıtladıktan sonra dileyen dinleyiciler söz alarak kendi hikayelerinden söz ettiler. Kadın olduğu için karşılaştığı çifte standartlar sonrasında hevesi kırılıp, yolunu kaybeden kadınlar olduğu kadar toplumsal normlar nedeniyle kendi kadınlığını inkar ederek ilerlemeyi seçen kadınlar olduğunu da bir kez daha görmüş olduk.

Panel esnasında eski şefim Esra Kaya ile karşılaşmak da ayrı bir mutluluktu. PWN İstanbul paneller, eğitimler, mentor programları ile iş hayatındaki kadınlara destek olmaya devam ediyor.